Dün olduğu gibi bugün de bazı avukatlara “mafya avukatı” yakıştırması yapılmakta. Eğer bir avukat, suç örgütü davalarına giriyorsa ve bu alanda isim yapmışsa hatta bir de savunduğu kişiler halk arasında “mafya, gayri meşru” gibi tabirlerle anılıyorsa, artık o avukat bir mafya avukatı olarak anılmaya başlanır.

Bir avukatın belki de hiç karşılaşmak istemediği tabirdir mafya avukatı. Bayram Yüksekkaya olarak biz de böyle bir tabiri kabul etmeyiz.

Ama mafya avukatlığından daha kötü bir tabir ortaya çıkmaya başladı. “Avukat Mafyası”. Nedir bu kavram?  

Mafya, yasa dışı yollarla para kazanan, kara para için yapmayacağı iş kalmayan, her türlü hukuksuzluğu yaparak para elde etmeye çalışan gruplara verilen isimlerdir. Peki, savunma hakkının kutsallığına gönül vermiş hukukçuların oluşturduğu “avukat” camiasıyla “mafya” kavramı nasıl bir arada bulunur ve mafya kelimesinin “tamlayan”ı olarak başında “avukat” olur?

“Organ Mafyası”, insanların organlarını satar, “Uyuşturucu Mafyası” uyuşturucu satar, “Avukat Mafyası” avukat mı satıyor? Tabi ki hayır. Avukat Mafyası ile anlatılmak istenen, avukatlardan oluşan, üyeleri avukat olan bir yasa dışı örgütlenmeden bahsediliyor.

Son zamanlarda “bundan 5 yıl önce bir ürün sipariş etmişsiniz, bu ürün size kargo ile gönderilmiş ama siz kabul etmemişsiniz, şu kadar borcunuz var” diye arayan ve kendilerini avukat diye tanıtan mesajlar alan, telefon aramalarına muhatap olan yığınla insan var. Aynı şekilde “ben postaneden arıyorum, hakkınızda kaçak iddiadan işlem yapılması için yazı yazılmış, size para cezası verilmiş, ben evrakı postanede tutuyorum, şu avukatı arayın cezanın yarısını ödeyin, yoksa iki katını ödeyeceksiniz” gibi telefonlar alan kişilerin başvuruları arttı.  “Tebrikler, Iphone bilmem kaç kazandınız, bunun için kargo bedelini şirket avukatımızın hesabına yatırın, telefonunuz size gönderilecek” şeklinde internette reklamlarla karşılaşıp inanan ve mağdur olan insanların sayısı da son zamanlarda arttı.

İşte, kara para kazanmak isteyenlerin hep bir avukatı ön plana sürmesi, “avukat mafyası”nın oluşmasına neden olmuştur. Avukatlığın hem güven hem de korku hissini aynı anda oluşturduğunun farkına varmazsak, zaten bu sorunların çözümüne ulaşamayız. Eğer bir avukat sizi arayıp “borcunuzdan dolayı icra işlemlerine başlayacağız” derse korkarsınız. Ama bir davanız varsa ve avukatınız size “bu davayı kazanırız” derse güven duyarsınız. İşte bu toplumsal bilinç boşluğunu çok iyi yakalayan dolandırıcılar, dolandırıcılık fiillerinde “avukat” tabirini çok iyi kullanmaya başladılar.

Sonuç olarak şunu söyleyelim: Her ne kadar aksi söylense de bu tip dolandırıcılık faaliyetleri içerisinde isimleri kullanılan avukatların, bu yapılanmalarla birlikte hareket ettikleri bugüne kadar ispatlanamadı. Aksine bazı avukat isimleri sahte çıktı, bazı avukat isimleri doğru çıksa da ismi geçen avukatların bu gibi dolandırıcılık işlerinden haberdar olmadıkları ve isimlerinin kullanıldığı ispat edildi. Siz siz olun, avukat ismi geçirerek sizi psikolojik anlamda zora sokan ve “avukatı arayın, avukatla görüşün, avukat sizi arayacak” gibi sözlere itibar etmeyin. Bu tip dolandırıcılar hep internette ismi geçen avukatları kullandıklarından dolayı, “Avukatlar Mafyası” tabiri ile yeni bir kavram oluşmaya başlandı. Bu tip işlerde ismi çok geçen avukatlara “Bu avukat mafya avukatı değil, avukatlar mafyasından.” diye meslektaşlarımız arasında dahi konuşulmaya başlandı. Bu kavram tam olarak yerleşmeden, bu tip avukatları ön plana çıkaran dolandırıcılık faaliyetlerinin önüne geçilmesi gerekmektedir.